1 Temmuz 2015 Çarşamba

Atlar ve Bakireler




kafamda üç kelime
atlar bakireler ve annem
üç soru
suçu neydi düşen elmanın
o ağacın dalları niçin kırıktı
ilk günahı işleyen kimdi
bu bir emrivaki
anlatın
olan oldu nasılsa
burası açık


hakkımız üçtü
üçe bölündük
üç soru soruldu
cevap bekliyoruz
aç olmalıyız fakat neye
aynada gölgem sûretimle aynı
ne tuhaf
tıpkı ben
yağmur ha yağacak
ha yağıyor
ha ha ha
üç kahkaha
nasıl da yakışıklı gülüyor pezevenk

umduğumdan daha beyaz şakaklarım
ergenlikten henüz kurtuldum
yüzüm gergin
kalın damarlarım fazla kabarık
yaşlı değilim
fakat gözleri üzerimde bakirelerin
sonrası
kan ve su
başka ne olabilir ki
hayır başka şey
şey diyerek sizi ikna edemem
zira eğri duvara yaslanarak
sırtımı kaşıyan sizdiniz
duvar yıkıldı
göçtüler ve
geberdiler


velev ki ben geberttim
duymalıydınız öksürük seslerini
kabahatiniz büyük
olsaydınız yanımda göğsünüzü öperdim
atlarınızı tımarlardım boyuna
çok konuşmamalıyım
susmak...
susmamalıyım
susarsam bakireler ısıracak dudağımı
ısırmak
ne ayıp kelime
hışt hışt
annem duymamalı






haziran 2015




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Mağara